Page 172 - DMO
P. 172
Kamu alımları, kamu kaynaklarının hukuka uygun, etkili, ekonomik ve verimli kullanımı, biri hariç tümünde platform hizmeti (MEPA) sunan Consip S.p.A.nın faaliyet gösterdiği İtalya
şeffaflık, rekabet ve hesap verilebilirliği sağlamasının yanı sıra; ekonomik, sosyal, siyasi merkezi satınalma sistemi ve çerçeve anlaşma tabanlı elektronik ihale platformunun (EIS)
ve mali amaçlara ulaşılması bakımından da önemli işlevlere sahiptir. Dünyanın farklı işletilmesinden sorumlu bir kurumun (VRAA) faaliyet gösterdiği Letonya merkezi satınalma
bölgelerindeki gelişmiş ülkelerin kamu alım sistemlerinin incelenmesi sonucunda; alımların sistemidir.
merkezileştirilmesinin sağlamış olduğu, bütçe tasarrufu, verimli kaynak kullanımı, tedarik
hizmetleri konusunda uzmanlaşma, kaliteli ve hızlı hizmet sunumunun, dünyada merkezi Kore Cumhuriyeti kamu tedarik kurumu PPS’nin ise, her iki model için başarılı bir örnek
olmayan satınalma sistemlerinden yarı merkezi/merkezi satınalma sistemlerine yönelik bir olduğu görülmektedir.
eğilim oluşturduğu gözlenmektedir.
Araştırma kapsamındaki ülkelerin birçoğunda, satınalma sürecindeki işlemler büyük ölçüde
Kapsam dâhilindeki ülkelerdeki merkezi satınalma organlarının, temel olarak iki farklı çevrimiçi olarak gerçekleştirilmekte olup, tüm süreçlerin elektronik ortama aktarılması
şekilde yapılandığı görülmektedir. Merkezi satınalma organları; ABD, Almanya, İngiltere, yönünde çalışmalar devam etmektedir. Kore Cumhuriyeti, İtalya ve ABD, satınalma
Kore Cumhuriyeti ve Portekiz’deki gibi merkezi yönetim birimine bağlı bir birim olarak süreçlerini tamamen çevrimiçi yürütebilen başarılı ülkelerdir. Söz konusu ülkelerin başarısı
faaliyet gösterebileceği gibi; Avusturya, Finlandiya, Fransa, Türkiye ve İtalya’daki gibi Kamu büyük ölçüde, e-tedarik araçlarının ulusal e-devlet sistemleriyle bütünleşik olarak, etkin ve
İktisadi Teşebbüsü ya da hizmet amaçlı şirket olarak da yapılanmış olabilmektedir. güvenli bir şekilde kullanılmasından kaynaklanmaktadır.
Merkezi satınalma organlarının faaliyetlerini gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları En yaygın kullanılan elektronik araçlar arasında; e-duyuru, e-teklif ve e-katalog (e-mağaza,
kaynaklar, büyük ölçüde genel bütçeden karşılanmakta, kurumların bağımsız bütçeleri e-pazaryeri vb.) yer almaktadır. Bilinen e-tedarik uygulamalarının yanında, kurum ve ülkeye
bulunmamaktadır. Genel bütçeden pay almayan kamu tedarik kurumlarının faaliyetleri ise, göre özelleşmiş e-uygulamalar da bulunmaktadır. Örneğin, Avusturya merkezi satınalma
müşterilerden ve tedarikçilerden aldıkları düşük oranlı işlem ve danışmanlık ücretleriyle organı BBG, e-mağaza ve e-ihale alım yöntemlerine ek olarak, kendi internet sitesi
finanse edilmektedir. Ancak elde edilen gelir kâr amacı güdülmeksizin kurum giderlerinin üzerinden erişilebilen “e-seyahat” uygulaması ile müşterilerine uçak ve otel rezervasyonu,
karşılanmasına yöneliktir. araç kiralama gibi hizmetler de sunmaktadır.
Kamu kurumlarının ihtiyaçlarını karşılamakta olan MSO’ların faaliyet alanını genellikle Elektronik ödeme, kurumların ve ülkelerin faaliyet politikalarına göre ya Kore
mal ve hizmet tedariki ile danışmanlık hizmetleri oluşturmaktadır. Bazı ülkelerde yapım Cumhuriyeti’ndeki gibi bütünleşik bir sistem halinde uygulanmakta ya da İtalya’daki
işleri ve gayrimenkul yönetimi de bu kapsama girmektedir. Kurumlar faaliyetlerini büyük gibi merkezi satınalma organının fiilen dâhil olmadığı ayrı bir transfer sistemi üzerinden
ölçüde stok politikası gütmeden karşılamaktadır. Kore Cumhuriyeti, Türkiye ve Fransa’daki gerçekleştirilmektedir. Fransa, İngiltere ve ABD kamu alımlarında akıllı kart sistemleri
tedarik kurumlarının sadece belli ürünler için uyguladığı stok politikası, bu durumun kullanılmakta, ödemeler bu kamu alım kartlarıyla yapılmaktadır.
dışında kalmaktadır. Araştırma kapsamındaki ülkelerde Türkiye dışında üretim faaliyeti
bulunmamaktadır. Ülke uygulamalarında farklı isimlerle anılsalar da “çerçeve anlaşmalar” ortak kullanım
alanı bulmuş temel tedarik araçlarıdır. Kore Cumhuriyeti tedarik sistemindeki “Çoklu İhale
Merkezi satınalma kurumları faaliyet biçimlerine göre sınıflandırıldıklarında ise, iki farklı Sistemi”, İtalya’daki “Çerçeve Sözleşmeler ve Çerçeve Anlaşmalar”, ABD’deki “Devlet
tip yapılanma göze çarpmaktadır. Bunlar; “piyasa kurucu merkezi satınalma organı” ve Kurumlarının Tümünü Kapsayan Tedarik Sözleşmeleri, Çok Kurumlu Sözleşmeler, Ucu
“platform sağlayıcı merkezi satınalma organı” modelleridir. Açık Çerçeve Anlaşmalar” ve diğer ülkelerdeki benzer anlaşma türleri, temelde aynı
mantıkla işleyen tedarik araçlarıdır. Araştırma kapsamındaki ülkelerde idarelerin, ihtiyaç
Bu modellerden ilki; tedarik faaliyetinden sorumlu kuruluşun doğrudan merkezi satınalma duydukları ürünleri genellikle bu çerçeve anlaşmalar yoluyla karşılama zorunluluğu
fonksiyonunu gerçekleştirdiği ve Fransa tedarik kurumu UGAP’ın öncülük ettiği “Piyasa bulunmaktadır.
Kurucu MSO” modelidir. Bu modelde MSO, aktif bir aktör olarak ihale düzenler, alım
gerçekleştirir, piyasalara fiyat ve kalite standardizasyonu ile yön verir. Çerçeve anlaşmalar, kapsam ve süre bakımından farklılıklar gösterebilmektedir. Bazı
ülkelerde çerçeve anlaşmalar, ucu açık olarak yapılabilmekte, sadece temel bazı şartlar
Diğer bir yapılanma modeli ise; tedarik faaliyetlerinden sorumlu kuruluşun doğrudan önceden belirlenmekte, diğer şartlar ise müşteri kurum ve tedarikçi firma arasındaki
merkezi satınalma faaliyeti gerçekleştirmeyip, bu faaliyetin gerçekleştirilmesine ortam görüşmelerle belirlenmektedir. İtalya’daki ucu açık çerçeve anlaşmalar ve bu anlaşmaları
hazırladığı “Platform Sağlayıcı MSO” modelidir. Bu modelde MSO, birinci modelin aksine, temel alarak hazırlanan özel sözleşmeler, bu durumun tipik örnekleridir.
sisteme daha kısıtlı bir müdahalede bulunur. Alım işlemi, müşteri ve tedarikçi arasında
gerçekleştirilir. Bu işlemin temelini tedarikçi-MSO ya da tedarikçi-müşteri arasında imzalanan AB ülkeleri başta olmak üzere Kitap kapsamındaki tüm ülkelerde, olumsuz çevresel
çerçeve anlaşmalar oluşturmaktadır. Bu model için bazı örnekler; mevcut alım usullerinden değişimler, küresel ısınma, artan enerji ihtiyacı, su-hava-toprak kirlilikleri ve diğer zararlı
etmenler; hükümetleri «yeşil tedarik politikaları» geliştirmeye sevk etmiştir. Yeşil tedarik
153 154